Gençlerbirliği belki de tarihinin en zor günlerini yaşıyor.

Belki böyle bir durum 1970'li yıllarda yaşanmıştı.

Kulüp amatör kümeye kadar düşmüştü.

Ama kulübe gönül verenlerin çabası, kulübü kollayan bürokratların gayretleri ile büyük bir geri dönüş yaşamıştı.

Şimdi ise borç yükü altında bir kulüp ve darmadağınık bir camia var.

Allahtan takımın başında Metin Diyadin var.

Zaman zaman çaresiz kalıp istifa etse de takıma sahip çıkıyor...

Eski başkan Niyazi Akdaş Pendikspor maçını başkan Talip Çankırı ile izledi...

Sahadaki çaresizliği görüp içi burkulmuştur.

Talip Çankırı tercihinin de ne kadar yanlış olduğunu anlamıştır.

Neyse konumuz bu değil...

Önce Metin Diyadin'den başlayalım.

Metin Diyadin yöneticilerle bir aradayken transfer yasağını kaldırmak için "1 milyon ben koyuyorum. Üstüne bu sezon ücret de almayacağım. 1'er milyon da sizler koyun bu işi çözelim" dediği, yöneticilerin de bu teklife sessiz kaldığı ifade ediliyor. 

Sonra da Gençlerbirliği camiasına ve ağır abilerine seslenelim.

Önümüzde genel kurul var. Ağır abilerin bir araya gelip, maddi sorunları çözecek bir yönetim oluşturmalı.

Bu görev de şu anda kulübün en ağır abisi Niyazi Akdaş düşüyor.

Para verecek isimlerden bir yönetim oluşturup, gerekirse Cavcav ailesinden de destek isteyerek Gençlerbirliği'ni bu zorlu süreçte limana yanaştırması gerekmektedir.

Durum budur...