Hüseyin Eroğlu, düşme hattının 2 puan üstündeki Gençlerbirliği'ni Süper Lig'e çıkarırken, Mesut Bakkal, Ankaragücü'nün küme düşmesinde büyük pay sahibi oldu.

Hüseyin Eroğlu, göreve geldiğinden sezon sonuna kadar topladığı puanlarla en yakın rakibine 5 puan fark attı.

Kasımpaşa U19 takımı ve küme düşen Adanaspor'a yenilen takımı diriltti ve Süper Lig'e yükseltti.

Hüseyin Eroğlu babamın oğlu değil... Elin oğlu... (ebeveynlerin kendi oğullarını küçük görerek,akrabanızın,komşunuzun ya da başarılı bulduğu herhangi bir erkeği övme sonucu söylenen söz)

Hüseyin Eroğlu, sadece sahadaki başarısı ile mi elin oğlu...

Yok yok...

Hiç de öyle değil...

Gençlerbirliği Süper Lig'e çıktı ama Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri'nin dili olsa da yaşananları anlatsa...

Her Türk kulübünün yaşadığı gibi Gençlerbirliği de ekonomik sıkıntılar yaşadı, yaşıyor.

Hüseyin Eroğlu geldiğinden buyana sadece 1 maaş alabildi.

Yardımcıların maaşlarını kendi cebinden ödedi.

Hiç sesini çıkarmadı...

Maaş ve primlerini alamadıkları için antrenmana çıkmayan futbolcuları ikna edip takımı limana sağ salim yanaştırdı.

Mesut Bakkal

Mesut Bakkal Ankaragücü'ne ligin bitimine 7 hafta kala geldi. Başkana play off sözü verdi. 4 maçta 1 puan aldı.

Yönetim 1 milyon 200 bin lira maaş sözü vermişti.

200 bin lira gönderdiler.

Parayı beğenmedi, geri gönderdi.

Sonra 1 milyon 200 bin lirayı alıp çekip gitti.

Ayrılırken de 'Ankaragücü için hiçbir maddi beklentim olmadan görevi kabul ettim' sözünü etmekten geri durmadı.

Mesut Bakkal geldikten sonra sürekli futbolcuları suçlayıp durdu.

Belli ki dersine çalışmamış, işsiz kaldığı dönemde hiç Ankaragücü'nün seyretmemiş.

Şikayet ettiği her şey zaten Ankaragücü'nde fazlası ile mevcuttu.

Anadolu'da sevmediğim bir söz vardır...

"Devletin malı deniz, yemeyen domuz" diye...

Ankaragücü'nün parası çok nasıl olsa...

Mustafa Kaplan kendine pay çıkarmasın...

Mesut Bakkal'ın ayrılması sonrası göreve gelen Mustafa Kaplan yönetiminde Ankaragücü 3 maçta 9 puan kazandı...

Peki bu galibiyetlerde Mustafa Kaplan'ın payı ne kadar...

Keçiörengücü maçını canlı izledim.

40 yıla yakın spor yazarıyım...

Böyle maç ya 1 ya da 2 kez izlemişimdir.

Fazla da söze hacet yok...