Anayasa Mahkemesi’nden TFF’ye Darbe

Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) futbol yayınlarının internet ortamında hukuka aykırı şekilde paylaşılması durumunda doğrudan erişim engelleme yetkisi tanıyan düzenlemeyi Anayasa’ya aykırı bularak iptal etti. Karar, 14 Ekim 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı ve 9 ay sonra yürürlüğe girecek.

İptal edilen düzenleme, 7346 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 29. maddesiyle 5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’a eklenen “Yayın Haklarının Korunması” başlıklı ek 1. maddeydi. Bu madde, TFF’ye internet ortamında hukuka aykırı yayınların tespiti halinde, ilgili içeriğe veya tüm siteye erişim engelleme yetkisi veriyordu.

Başvuru ve Gerekçe

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri tarafından yapılan başvuruda, söz konusu düzenlemenin Anayasa’nın ifade özgürlüğü, adil yargılanma hakkı ve hukuk devleti ilkeleriyle çeliştiği savunuldu. AYM, başvuruyu değerlendirerek düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğuna hükmetti.

Kararın gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:

• İnternetin ifade özgürlüğü açısından önemi vurgulandı. Düşünce ve kanaatlerin internet üzerinden açıklanmasının Anayasa’nın 26. maddesi kapsamında korunduğu belirtildi.
• Erişim engelleme gibi ağır müdahalelerin yargı denetimine tabi olması gerektiği ifade edildi.
• TFF bünyesindeki Yönetim Kurulu veya idari birimlerin doğrudan erişim engelleme kararı alabilmesinin, yargı onayı olmadan uygulanmasının hukuki güvence eksikliği doğurduğu kaydedildi.
• Bu tür yetkilerin keyfi uygulamalara açık kapı bıraktığı ve temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından risk taşıdığı belirtildi.

Kararın Önemi ve Etkileri

Bu karar, yalnızca TFF’nin yetkilerini sınırlamakla kalmıyor; aynı zamanda idari kurumlara verilen erişim engelleme yetkilerinin sınırlarını da yeniden tanımlıyor. AYM, özellikle yargı denetimi olmadan uygulanan dijital sansür mekanizmalarının ifade özgürlüğüyle bağdaşmadığını açıkça ortaya koydu.

Kararın yürürlüğe girmesiyle birlikte, TFF’nin erişim engelleme kararları yargı onayına tabi hale gelecek. Bu da hem yayıncı kuruluşlar hem de dijital içerik üreticileri açısından daha şeffaf ve denetlenebilir bir süreç anlamına geliyor.