Şimdiye kadar Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu’nu ne kadar takdir ettiğimi ve listenin ilk sıralarına yazdığımı beni tanıyanlar çok iyi bilirler.
Ancak hocamız son zamanlarda bu değerli kariyerini riske atacak mesajlar vermektedir.
Şimdi tek tek ele alalım…
- “Takımımızı yeni oluşturduğumuz için zamana ihtiyacımız var” diyor.
Acaba ilk haftalardaki olası kayıplar için şimdiden önlem mi almaktadır ?
Diğer kulüplerin kadroları da yeni oluşmadı mı ? Onların da zamana ihtyaçları yok mu ? Transfer yasağı olmayan takımlardan hangisi bizden daha az sayıda futbolcu ile kadrolarını yenilemiştir ?
- “Ülkemizde transfer yapmak her geçen gün zorlaşıyor” diyor hoca…
Bu bize özel bir durum olmadığına göre neden bunu sık sık gündeme getirmektesiniz ? Yönetimin derdi olması gereken bir konuda gerekçe oluşturmak sizin göreviniz mi ?
- “Bu seneki hedefimiz hem sportif başarı ve total futbol hem de kurumsal yapıyı oturtmaktır” diye devam ediyor hoca…
Kurumsal yapıyı oturtmak yönetimin işi olduğuna göre bunu da üstlenmek zorunda mısınız ?
- “Bütçe anlamında bizi sarsmayacak oyunculara bakıyoruz” diyor hoca…
Düşük bütçeli kadro oluşumunun götüreceği yer şimdiden belli olduğuna göre neden olası başarısızlığa omuz vermektesiniz ?
- “Kadromuzu güçlendirmek zorundayız” diyor hoca…
Bu söz söylendiğinde hocanın daha önce verdiği sayı (8 transfer) aşılmıştı.
Acaba fikir mi değiştirmiştir ? Veya hangi güçlendirmeden bahsetmektedir ?
- Hoca yukardaki sayıyı verirken, bakalım aynı anda başkan ne demişti ?
“Transferlerde limit olmaz. Bunu transfer miktarı için değil transfer edeceğimiz futbolcu anlamında söylüyorum. İhtiyaç duyduğumuz her mevkiye yeni bir arkadaşımız gelecek. Diyelim ki daha sonra yeni imkanlar doğdu, ‘fırsat transferi’ diyorlar, değerlendiririz” demişti başkan…
Buna karşı hoca adeta patronla yer değiştirmiş; ihtiyaç bildiren tarafta yer almak yerine, imkan sağlayan tarafta kendisini konumlandırmıştır. Neden buna gerek duyduğunu bilmiyoruz.
Hocanın göze girme ihtiyacı var mı ?
Elbette yok…
Tersine söylediklerine uygun bir icraatın sonunda başarı ihtimali de yok…
Yani şaşırmamak elde değil !
Sonuç olarak; yukardaki beyanların sahibi olan hocanın artık olası bir performans düşüklüğünde söyleyecek bir sözü kalmamıştır. Hatta o durumda bütün sorumluluk kendisine yüklendiğinde bunu da kabul etmek zorunda kalacaktır.
İşin başında uyarmak istedim…