Elli seneye yakın Gençlerbirliği Genel Kurul üyesiyim. Elimdeki son listeye göre 28. sıradaydım. Aramızdan ayrılanlar olduğuna göre yaşayan ilk 20 kişi arasında olmalıyım.
1998- 2004 yılları arasında Yönetim Kurulu Üyesiydim. Yani Gençlerbirliği’nin tarih yazdığı ve Avrupa’da estiği seneler…
İstanbul ve çevresinde, otuz sene önce kulüp tarihinde ilk defa kırmızı siyah renklere gönül verenleri biraraya getiren (Nevzat Akçaoğlu ile birlikte) kişiyim.
Ne kadar da iyi yaptığımız her sene daha iyi anlaşılıyor…
Bu gün kongre tarihini ve aidatları belirten haberi görünce; kulübü arattım ve birikmiş borcumu öğrenmek istedim. Üye listesinde bulunmadığımı ve muhtemelen üyelikten çıkartıldığımı söylediler.
Elbette bu işlemin kimin zamanında yapıldığını bilmiyorum. Öğreneceğiz…
Dolayısıyla yazının bundan sonraki bölümünün muhatabı Gençlerbirliği taraftarı olmayan ve tarihimizi bilmeyen bir Başkan ve yönetimi olmalıdır.
Zira mevcut yönetim kurulu üyelerinden Sayın Kenan Memiş, bu işlemin kendi dönemlerinde olmadığını ama hatayı düzeltebileceklerini söyleyerek yakın ilgi göstermiş ve boş kalan aynı sıraya kaydetmiştir. Kendisine teşekkür ederim.
Eğer Niyazi Akdaş yönetimi zamanında olduysa o yönetimlerde bulunan yakın arkadaşlarıma da yazıklar olsun !
Bırakınız arkadaşlığı veya renktaşlığı, kurumsallıktan nasibini almamış her kim veya kimler varsa aşağıdaki yönetim kurallarını öğrensinler. Belki lazım olur !
- Kafaya estiği zaman sebepsiz olarak herhangi bir kişiyi üyelikten çıkartamazsınız
- Eğer bulduğunuz sebep aidat ödemelerindeki gecikme ise bu konuda tebligat yapmanız gerekir.
- Hadi buna da tenezzül etmediniz; benim ismen ihraç edilmemi nerede oyladınız ?
- Diyelim ki; bunu da başardınız, bu seferde ihraç kararını bana neden tebliğ etmediniz ?
- Diyelim ki; naylon üyeleri sildiniz, yönetim kurulunda ve divan kurulunda beni tanıyanlar var. Naylon üye ile aynı sınıfa mı koydunuz ?
- Bir ihtimal daha var. Yazdıklarımdan rahatsız olanların icraatı olabilir.
Ceza kestiklerini zannediyorlar. Yahu ben sadece Gençlerbirliği’nin taraftarıyım, kimsenin yancısı değilim. Bana böyle cezalar işlemez !
- Büyüklerimiz arasında yatağa bağlı yaşayanları veya demans ve benzeri hastalıktan muzdarip olanları da bu kadar kolay mı siliyorsunuz ?
Sonuç olarak; Gençlerbirliği kültürünü bilmeyenlerin, daha fenası büyütülmüş takım sempatizanlarının bu kulübe girmesinin önlenmesi için senelerdir bunun için mücadele ediyorum. İşte oldu; dağdan gelen bağdakini kovdu !
75 yaşındayım ve 12 yaşından beri Gençlerbirliği taraftarıyım. Sağlık nedenleriyle son yıllarda maçlara gidemiyorum. Televizyondan seyrederken bile heyecanlandığımı gören aile fertleri yalvararak kanalı değiştiriyorlar.
Karagümrük maçını da kendi tercihimle seyredemedim.
Ancak beni en çok üzen bu vefasızlık oldu…
Diğer kulüplerde 20 senelik üyeye plaket verilirken, 50 senelik üyeye kapının gösterilmesi de sadece bizim kulüpte oldu. Başlıkta anlatmak istediğim buydu !