Geldiği gün söyledik, geçen hafta da tekrarladık; “Mehmet Altıparmak iyi hocadır” diye…
Sihirbaz olmadığı için bu yetersiz kadroyla hiçbir şey yapamayacağını da belirttik. Bu gün hâlâ aynı görüşteyim.
Ancak hoca Yeni Malatyaspor maçından sonra öyle şeyler söyledi ki; sanki biz başka bir maç seyretmiş gibi olduk.
Buyrun hocaya kulak verelim :
“ Maça iyi başladık, özellikle ilk 15-20 dakikalık bölümde yakaladığımız yüzde 100 pozisyonlar var. Golü atmış olsaydık, belki maç daha farklı şekle girecekti.”
Hocanın ilk 20 dakikaya ait anlattıklarının tam tersini Spor x canlı anlatımından aktarıyorum:
“4. dakikada Tetteh hareketlendi, kaleci ile karşı karşıya pozisyonda vuruşunu yaptı, Nordfeldt kurtardı. Yan hakemin bayrağı havada…
6. dakikada Ahmet Ildız’ın vuruşu az farkla auta gitti.
7. dakikada sağ kanattan arka direğe yapılan ortada Tetteh kafayı vurdu, top auta gitti.
9. dakikada Mustafa Eskihellaç’ın şutu az farkla auta gitti.
9. dakikada Stevie Mollan’ın vuruşunda Nordfeldt topu güçlükle çeldi.
11. dakikada Gençlerbirliği oyunu yavaşlatarak artan Yeni Malatyaspor baskısını kırmaya çalışıyor.
15. dakikada rakibin savunmadan çıkarken kaptırdığı topla buluşan Mugni’nin yaptığı vuruşla kaleci Ertaç topu kontrol etti.
17. dakikada Semih’in kırmızı kart görmesiyle sonuçlanan pozisyonda Gençlerbirliği, ceza sahasının dışından serbest vuruş kullandı. “
Bu dakikaya kadar baskıyı kuran, topla daha fazla oynayan takım hangisiymiş ?
Yeni Malatyaspor…
Elbette 18. dakikadan sonra dengeler değişti. Ama buna rağmen golü bulan da Yeni Malatyaspor oldu.
Sonuçta; bu beraberliğin yenilgiden farkı yoktur. Zira 1 puanın bu saatten sonra işe yaramayacağı çok açıktır. Her 2 maçtan birinin kazanılması gerekiyor ki; buna bu takımın gücü yetmez.
Hoca devam ediyor :
“ Rakip çok kapalı oynadı ve 1-1’lik sonuçla ayrıldık.”
Yok, eksik olan takım kapanmayacaktı ki bize çalışmış olacaktı !
En şaşırtıcı görüşünü de sona saklamış ;
“Çok uzun süredir galibiyetin olmaması, oyuncular üzerindeki baskıyı artırıyor ama futbol çok enteresan bir oyun. Çok maç kazanamazsınız, üç maç üst üste kazanırsınız ve herşey değişir.”
Yani 9 haftada tek galibiyet alamamış olan takım, 3 galibiyeti hem de üst üste alacak. Peki bunu kimlerle yapacaksın hocam ?
Gerçekten buna kendin de inanıyor musun ?
Mesela golleri kimler atacak veya ligin en fazla gol yiyen takımı olarak kaleyi rakiplere kimler kapatacak ?
Hadi sizin heyetten önceki zaman dilimini yok sayalım. 4 maçta aldığınız 2 puanla, maç başına puan ortalamanız şimdilik 0,5…
Bunu 6 katına çıkartacak şansı nasıl elde edeceksiniz ?
Oysa bu maçtan önce herşey bizim lehimizdeydi !
Yeni Malatyaspor’un hocası ve tüm teknik ekip ayrılmış, maç taktiği bile bir performans antrenörüne kalmıştı.
Dar kadrolarına rağmen takımın en kaliteli 2 oyuncusu (Acquah- Adem Büyük) Ankara’ya gelmemişti. Yani 3 puanı bu maçtan daha rahat elde edebileceğimiz başka bir rakip yoktu piyasada…
Üstelik maç başlıyor, 17. dakikada bu rakip 1 kişi de eksik kalıyor.
Bizde ümitler tavan yapmış durumdaydı ama o da ne !
Mahalle maçında bile yenmeyecek bir gol yiyiyoruz…
Ligin gol yeme ve eksi averaj rekorları bizdeydi ama yine de bu kadarını beklemiyorduk.
Şimdi ihtiyacımız olan; son 15 maçta 1,5 puan ortalamasına ulaşmak ve toplam puanı 43-44’e çıkartmaktır.
Kolay mı ?
Çok zor hatta imkansıza yakındır…