Sözün doğrusu elbette böyle değil ama başarının tesadüf olmadığı yerde başarısızlık da tesadüf sayılamaz.
Bir kurumun başında yetersiz yönetim performansına sahip bir yönetici varsa, hiç olmazsa geçmiş hatalarından ders çıkartır. Beceremiyorsa da gider.
Son 4 yılda yapılan çöp transferlerle üne kavuşan Gençlerbirliği yönetiminden, ara transfer döneminde ilk 11 için takviye yapmalarını istedik.
Ancak aynı tas, aynı hamam…
Gelenler arasında ilk 11 futbolcusu çıkmadığı gibi açık açık menajer kazığı ile gelen Yeni Malatyaspor’un 8 aydır oynatmadığı bir futbolcu, 4 haftadır da bizim yedek kulübesinde oturuyor. Yani sonradan oyuna dahil olan 4-5 futbolcu içinde yer almadığına göre ilk 15 kişi arasında da ismi geçmediği anlaşılıyor.
Umursamaz tavrın sahipleri sezon başında yine bir menajer operasyonu ile transfer ettikleri sakat bir futbolcuyu, top ayağına değmeden geçen haftalarda sessiz sedasız sözleşmesini feshederek gönderdiler. Alırlarken; “almayın, sakat olduğu için uzun zamandır oynamıyor” dememize rağmen aldılar, sakatlık tekrarladı ve sezonu kapattı. Olabilir, söz konusu alışveriş ise gerisi teferruat sayılıyor !
Sakın kulübü tatil köyü gibi kullananların verdiğim 2 örnekle sınırlı kaldığı zannedilmesin, benzerleri ile birlikte sayı 30’u aşıyor. Zaman zaman listeyi yenileyerek yayınlıyorum. Biraz biriksin yakında tekrarlarız.
Uluslararası Spor Araştırmaları Merkezi (CIES) tarafından yapılan değerlendirmelere göre, sezon sonunda şekillenecek olan Süper Lig puan cetvelini aşağıda görmektesiniz. Buna göre Beşiktaş şampiyon oluyor ; Gençlerbirliği, Denizlispor, Ankaragücü ve Kayserispor düşüyor. Bu bir fala bakma olayı değildir. Birçok unsur bilimsel modelleme ile bir simülasyona yansıtılıyor. Elbette bir yanılma payı var ama tabloyu çok değiştirmeyecek kadar küçük…
Bu kurumun önceki yıllarda bütün Avrupa ligleri için tahmini zor olan sonuçlar için bile tam isabet sağladığı biliniyor. Örneğin 2015-16 sezonunda bütün futbol çevrelerinin sürpriz olarak karşıladığı Leicester City’nin Premier Lig Şampiyonluğunu da çok önceden bilmişlerdi.
Kaldı ki Gençlerbirliği’nin alacağı sonucu önceden tahmin etmek o kadar da zor olmasa gerek. Sezonun başında; “ara transfer sezonunda iyi takviyeler yapılmazsa, sonuncu olarak düşeriz” diye birkaç defa yazmıştım. Aşağıda duruyor.
Üstelik bunu sadece biz söylemedik; ligin en yetersiz kadrosuna sahip olduğumuzu Uğur Meleke, Şirin Berber (eski futbolcumuz) ve Erman Toroğlu başta olmak üzere futbol dünyasında birçok kişi söyledi.
Gençlerbirliği’nin donanımlı taraftar çoğunluğu da uzun zamandır bu kötü gidişin farkındadır. Ancak çok küçük bir çekirdekçiler grubu şimdiye kadar hiçbir yapıcı eleştiriye katılmadıkları gibi hâlâ “matematik olarak ümidimiz devam ediyor” hayalini sürdürüyorlar. Her zaman söylediğim gibi bunların derdi takımı Süper Ligde desteklemek değil, kendilerini eğlendirmektir.
Futbol maçını sinema, tiyatro gibi oyalanacak bir mekan olarak görmekteler ve daha çok kuruyemişçilere çalışmaktalar.
Umarım yukardaki puan cetvelini de ters tutup şampiyonluk kutlaması yapmazlar !