""
Nasrettin Hoca fıkrasını bilirsiniz...
Eşeği çalınan Nasrettin Hoca'yı, komşuları kapıya kilit vurmamak, hırsızdan haberi olmamak ve doğru dürüst ahırı olmamakla suçlanınca....
"Yahu" demiş, "İyi, güzel de kabahatin hepsi benim mi? Hırsızın hiç mi suçu yok?"
Gençlerbirliği'nde de aynı hesap...
Oynamamış oyuncu alınıyor...
Menajeri suçlanıyor.
TFF 1.Lig'e teklif edilmiş ama rağbet görmemiş oyuncu transfer ediliyor.
Yine menajer suçlu...
Kardeşim o transferleri yapanlar kim?
Bu kulübün başkanı, yöneticisi, sportif direktörü, futbolcu izleme komitesi yok mu?
Onların eli armut mu topluyor?
Arjantinli orta saha oyuncusu Lucas Mugni'nin transferi de aynı hesap...
Bu oyuncu TFF 1.Lig'de bazı kulüplere önerilmiş...
Kabul görmemiş...
Boluspor da bunlardan biri...
Gençlerbirliği'nin hem sportif direktörü hem de teknik direktörü Mustafa Kaplan gider ayak bir çöp transfere daha imza atıyor.
Lucas Mugni daha önce de Süper Lig'de gündeme gelmiş...
Ama olmamış...
Belli ki yoğun menajer çalışması...
Hadi katkı sağlayacak diyelim...
Bir gün önce de Mustafa Akbaş transfer ediliyor...
Adam sezonun ilk yarısında kadro dışı olduğu için futbol oynamamış.
Tamam para verilmemiş...
Oynarsa alacak...
Ama
Bu takımın 2 sezondur neredeyse transferlerinin hepsinde imzası olan Mustafa Kaplan Mustafa Akbaş'ın transferine neden izin verdi?
"Murat Cavcav, bana 'Öl' desin ben ölürüm. Başkası beni bağlamaz." diyen Mustafa Kaplan, yaptığı çöp transferlerle Murat Cavcav'ı niye taraftarların önüne atıyor.
İnsan "Bana 'Öl' desin ben ölürüm" dediği başkanına bunu niye yapar?
Niyesini Ankaragücü ve Gençlerbirliği'nde Mustafa Kaplan ile çalışmış futbolcular, kulüp çalışanlar ve yöneticiler anlatıyor...
Onu da siz tahmin edin...