""
Bu bir maç yazısı değildir.
Değildir, çünkü Es Es’in durumu maçla açıklanacak hali çoktan geçmiştir.
Altınordu maçında hissedilen bırakmışlık, Tuzla maçında 26. galibiyetsizliğe ulaştı.
Hakem hataları var mı var.
Ama futbolculara sinmiş olan düştük psikolojisi gibi. Hakemler düştüler gözüyle bakıp rahat düdük çalıyorlar. Birbirini besleyen zihinsel bataklık, sahipsizlik ortamı.
Genç dediğimiz takımın adeta halı saha takımı gibi 60 dakikadan sonra dağılması, 90 dakikayı çıkartamaması, hocanın hamle hataları…
Nihayetinde, durum ortada.
Artık, gerçekçi bakmak, serinkanlı bir şekilde karar vermek gerek.
Sadece B planı değil, C, D, E’den başlayıp Z Raporuna kadar gitmek, olmadı, planım yok dahi demek gerek.
Hem de acilen.
Çünkü, hep ötelemekten, hep geç kalmaktan kaybettik.
Bu politikadır ve politikayı belirlemek yönetimin vazifesi.
Belirlenmeli, çünkü, sırf takım bazında bakılsa bile, bu takımın seneye elde kalmayacağı belli. Transfer yasağı var, para yok, yenisinin kurulmayacağı besbelli.
Bu sorunlar çözülmeli, değilse bir şekilde Vali devreye girmeli.
Taraftar artık sürekli kaybetmekten, Fenerium yahut Altyapı Derneği konularının gündeme gelmesinden sıkıldı.
Neşter zamanı geldi, vurulmalı,
Nereye vurulacağı ise yönetimin kararı.