Neden söz bitti ?
-Sezon başında dile getirdiğimiz ‘kadro yetersizliği’ tescillendi.
-Sadece alt yapı ile olmayacağı belli olmasına rağmen bu konuda ısrar sürdürüldü. Üstelik 22 ile 27 yaş aralığı futbolda genç sayılmıyor. Etrafımızda 18-19 yaşlarında ilk 11 gören ve takımlarına katkı sağlayan birçok futbolcu varken, bizde 27 yaşında yedek bekleyen futbolculara hâlâ genç muamelesi yapmanın boş olduğu açığa çıktı.
-Sezon başında dile getirdiğimiz ‘çırak hoca’ nın bu işi kıvıramayacağı zor da olsa görüldü.
-Yönetimin bunları öngöremeyecek kadar bu işlerden uzak olduğu anlaşıldı.
-Camia bütün bunları seslendirerek dik duruş sergileyemedi. Aksine şakşakçı çekirdekçiler yanlış yapanların cesaretini artırdılar.
Son oynadığımız Kasımpaşa maçı ise işin tuzu biberi oldu. Bütün yukardaki gerçekler su yüzüne çıktı. Dörtlü seriye başlamadan önce (Başakşehir, Fenerbahçe, Kasımpaşa, Alanyaspor) bu seriden sıfır puanla çıkabileceğimizi belirtmiştim.
Ancak geçtiğimiz hafta Kasımpaşa’daki olağanüstü gelişmeler sonrası tahminimi değiştirdim ve 3 puana yakın olduğumuzu arkadaşlara bildirdim.
Çünkü rakibin 10 futbolcusu hasta, sakat veya cezalı idi. Bunlardan 8’i değişik lig maçlarında sahaya ilk 11’de çıkan futbolculardı ( Julian Jeanvier, Ahmet Oğuz, Aytaç Kara, Tarkan Serbest, Yusuf Erdoğan, Anıl Koç, Koita, Gerard Gohou).
Bizim yedek kulübemizde 10 futbolcu varken, rakibin yedek kulübesinde 4 futbolcu ile alt yapıdan emanet alınan 3 futbolcu yer alıyordu.
Bitmedi. Maçtan 2 gün önce Sportif Direktörü ve Teknik Direktörü istifa etmişti. Yeni hocaları ise 1 gün önce işbaşı yapmış ve sadece kulübe önünde görüntü vermişti.
İşte böyle bir takıma yenildik. Bazı yorumcuların bundan önceki maçlarda olduğu gibi “ikinci yarıda iyiydik” tekerlemesi bu maçtan sonra da devredeydi.
Maç ilk yarıda bitme noktasına geldikten sonra rakiplerin işi garantiye alacak rölanti futbola dönmeleri bizim yorumculara ümit oluyordu demek ki…
Hatta bir arkadaşımız, “dört gol atıp skoru lehimize çevirebilirdik” bile dedi.
Sanki sen ilk golü attığında rakip yeni bir oyun düzenine geçmeyecek ve eli kolu bağlı seni bekleyecek. Neden o golleri maç 0-0 iken devreye sokamıyor veya benzer görüntüyü veremiyor bu aslanlar ?
Siyaset yorumcularını bile geride bırakacak bir görüş de; “Ligin son 10 takımı da düşme tehlikesi yaşar” incisiydi !
Ligin son 10 takımı içinde Trabzonspor (13), Sivasspor (16), Hatayspor (12), Antalyaspor da(15) var. Hiç olmazsa konuşurken puan cetvelini de önünüze alın be sevgili kardeşlerim. Biraz daha zaman bulursanız takım kadrolarını da kıyaslayın.
Bakın ‘söz bitti’ dememde son nokta; bu güne kadarki ‘mücalede gücü’nün de yok olmasıdır. Takımın başındaki hoca futbolculara ‘Fatih Terim’ motivasyonu yükleyemez. Zira ‘sevgi eksikliği’ vardır, netice vermez.
Takımı kucaklayacak bir ortam oluşturmak yerine, uyanık menajerlerle dayanışma içinde kalmak bu takımı bitirmiştir.
Ligden düşmek kaçınılmazdır. Sürpriz; sondan birincilik yerine, sondan dördüncü olarak düşmektir !