Ankaragücü için zor dönem şimdi başlıyor…
Şampiyon olmak elbette güzel şey…
Başkent sarı-lacivertli bayrak, flamalarla süslendi…
Hala asılı duruyor…
Bunlar yeterli mi?
Bence hayır…
Ankaragücü zor şartlarda 4 yıl içinde TFF 1.Ligine yükseldi…
Bir kulübü yaşatmak zor…
4 yıldır yaşamsal mücadelesi veren Başkan Mehmet Yiğiner ve yönetiminin ne sıkıntılar çektiğini,kapı kapı dolaştıklarını biliyorum…
Borç ödemekle günleri geçti…
Hala da bitmiş değil…
Bu nedenle TFF 1.Lig’de başarılı olması ve puanının silinmemesi için verilen destek sözleri yerine getirilmeli…
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Osmanlıspor,Keçiörengücü’ne verdiği desteğinin onda birini Ankaragücü’ne vermeli…
Destek olmuştur ancak yeterli değildir…
Ankaragücü için kalıcı gelir getirecek projeler hayata geçirilmelidir…
Harfiyat ve otoparklardan alınan paraların bir kısmı Ankaragücü’ne aktarılmalı…
Yoksa kapı kapı para toplamakla bu iş yürümez…
Ankaragücü sevdalısı Melih Gökçek’e bu konuda gerçekçi hareket etmeli,desteğini tam olarak vermeli…
“Bağırta bağırta” alırım söyleminin yerini” taksit taksit” aldı…
Bağırtma ile,taksitle bu iş olmaz…
Bu söylem Ankaragücü’nü tutsak hale getirmektir..
Ankaragücü hiçbir zaman tutsak olmaz…
Çünkü Ankaragücü Başkent’in gücü…
Böyle bir güç ve markanın yok olmasını kimse istemez…
Liglerde oynanan maçlara bakıyorum tribünleri boş,,Ankaragücü maçlarında tribünler dolu…
2.Ligde şampiyon olan Ankaragücü Kayseri-Ankara Karayolunu trafiğe kapatıyor…
30 bin kişi takımına eşlik ediyor…
Böyle bir taraftar kitlesine sahip Ankaragücü yalnız bırakılmamalı…
Ankaragücü’nün TFF 1.Lig’de şampiyon olunması isteniyorsa öncellikle parasal sorun çözülmeli…
Yoksa Ankaragücü’nün işi hiçte kolay olmayacak…
Öyle ise…
100 kamyon harfiyatın 10’nü ile 100 otoparkın 10’nun geliri Ankaragücü’ne…
Başka çare yok…
Çünkü iş adamları Ankaragücü’ne yardım etmekten kaçıyor…