Futbolun, basketbolun, voleybolun dili…
Aynı kentin iki takımı aynı ligde mücadelede karşı karşıya geliyorsa derbi oluyor…
Pazara günü 19 Mayıs Stadı'nda 2.Lig Kırmızı Grup'ta Ankaragücü-Bugsaş arasında derbi maç oynandı…
Nasıl derbi anlamış değilim…
Ankaragücü’nün derbi maçları 2.Lig, TFF 1.Lig değil, Süper Lig'de olmalıdır…
İşte bunun mücadelesini veriyor…
Derbi diyoruz…
Ankaragücü 1910 yılında kurulmuş köklü bir kulüp…
Kim başkan olursa olsun hatta yöneticileri bile tanırız…
Son başkan Mehmet Yiğiner…
Bugsaş’a ne demeli…
1984 yılında kurulmuş…
Başkanı kim bilmiyorum…
Böyle derbi mi olur…
Derbi maçın anlamı büyük olur.
Kazanan bir hafta boyunca o derbinin keyfini çıkarır.
Ben inanıyorum ki Ankaragücü bu maça derbi gözüyle bakmamıştır.
Çünkü Bugsaş ile sadece puan maçı oynamış üç puanı alarak da zirve yarışından kopmamıştır.
Ankaragücü’nün kadrosu iyi…
Bu lig için yeterli…
Tecrübeli futbolculara sahip…
Kulübe zengin olunca teknik direktör İsmet Taşdemir, rotasyon yapmakta zorlanmıyor…
Yine de ara transferde biri-iki takviye yapmak gerekir…
Ankaragücü, Bugsaş karşısında da iyi oynamadı ancak mücadele etti …
Mücadelenin sonunda da alınan üç puanın keyfini yaşadı…
Artık Ankaragücü’nün 2.Lig’de derbi oynamasını istemiyorum…
Deri maçlarını Süper Lig’de Gençlerbirliği oynamalı…
Çünkü bu iki takım ezeli rakip, ebedi dost…
Osmanlıspor maçı bile benim gözümde derbi değil….
Ne ise Ankaragücü sözde derbi maçta üç puanı alarak liderle arasındaki üç puanlık farkın açılmasına izin vermedi. Takibini sürdürdü.
Ankaragücü’nün sözde değil, özde derbi maçlar oynaması dileğiyle…