28 Nisan 2024 Pazar
ads
DOLAR 32.45 ₺
EURO 34.83 ₺
STERLIN 40.80 ₺
ALTIN 2,438.67 ₺
BTC 63,698.24 $
ETH 3,322.81 $
BİST 9,915.62

İlkay Gündoğan'dan herkesin okuması gereken mektup

FUTBOL 4019
Yayınlama: 27 Haziran 2023 Salı 12:30 Kaynak: Haber Merkezi

İlkay Gündoğan'dan herkesin okuması gereken mektup

Barcelona'ya transfer olan İlkay Gündoğan, The Players Tribune sitesine yazdığı "Teşekkürler City" başlıklı mektupla eski takımına veda etti. Guardiola'dan Haaland'a, Grealish'ten Scott Carson'a kadar herkesle ilgili konuştu, anılarını yazdı.

Buraya ilk geldiğimde çocuksuz, hayalleri olmayan bir gençtim. Şimdi buradan inanması bile zor ama 7 yıl sonra kurduğu her hayali gerçekleştirmiş bir baba olarak ayrılıyorum.

İşte İlkay'ın o yazısı: "Sevgili City, Buraya ilk geldiğimde çocuksuz, hayalleri olmayan bir gençtim. Şimdi buradan inanması bile zor ama 7 yıl sonra kurduğu her hayali gerçekleştirmiş bir baba olarak ayrılıyorum.

Vedalar asla kolay değildir ama City'den ayrılmak daha da zor. Sohbetimizde takım arkadaşlarıma ayrılacağımı haber vermek zorunda kaldığımda çok duygulandım. Hepsini özleyeceğim. Ancak buradan şampiyon ayrılmaktan mutluyum ve kalbim bu kulübe olan sevgiyle dolu. Kaç futbolcu kaptanı olduğu takıma bir sezonda 3 kupaya veda edebilir ki?"

Başardığımız şey inanılmaz. Buradaki 7 yılımda 5 Premier Lig şampiyonluğu, 2 FA kupası ve 1 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu. Ama bunlar saedce kupa. En çok hatırlayacağım şey özellikle bu sezon yaşadığımız duygular. Futbolda daha önce hiç böyle bir şey yaşamadım.

Genelde oldukça çekingen bir insanım, açılmam zaman alıyor. Ancak bu takımın harika yanı ne kadar baskı altında olursak olalım şakalaşıp kendimizi rahat hissetmemizdi. Antrenmanda ceza sahası içinde 5'e 2 oynarken en çok sevdiğim şey Ruben Dias'la şakalaşmaktı. Genelde basit oynadığım için bazetn teknik hareketler gösterdiğimde çocukların bana 'Zidane' demenin gerçekten komik olduğun düşünürlerdi.

Ne zaman iyi oynasam, Ruben Dias bana 'Zidane' diye takılırdı. Ben de "Hayır, hayır bugün Pirlo'ydum, yarın Zizou'ya dönüşeceğim" derdim.

Her gün gülüyorduk, bu futbolda nadir görülen bir şey. Bu sezon bizi çok daha yakınlaştırdıkları için eşlerimize ve partnerlerimize gerçekten çok teşekkür etmeliyiz. Barbekü düzenlediler, büyük fark yarattılar. Bu parçası olduğum birbirine en yakın takım oldu ve bence Şampiyonlar Ligi kupasını nihayet kaldırabilmemizin bir nedeni de bu.

Son 10 yıldır Şampiyonlar Ligi benim için takıntı haline geldi. Biraz değil, saplantı oldu. Dortmund'da 2013'te finali Bayern'e kaybettiğimizde yıkılmıştım. Final kaybetmek gibi kötü bir duygu yok. 10 yıl boyunca bu beni rahatsız etti. O zamandan beri kariyerimde verdiğim her karar Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırmakla ilgiliydi. Bu yüzden City'ye geldim. 2 yıl önce finalde Chelsea'ye kaybettiğimiz an korkunçtu. Geçen sezon yarı finalde Real Madrid'e karşı yedek olmam çok daha zordu. Yıkılmıştım, çok istemiştim çünkü.

Bu sezon bir şeyler değişti. Bunu yapabileceğimizi biliyordum. Sadece Şampiyonlar Ligi'ni kastetmiyorum. Premier Lig, FA Cup... Her şey. Her hafta her şeyin mükemmel bir şekilde geliştiğini hissettim. Arsenal'in 10 puan gerisindeyken bile ligi kazanacağımızı biliyordum. Kevin, Kyle, John, Phil, Bernardo ve Ederson gibi adamlarla uzun yıllardır güçlü bir temelimiz vardı, sonra Erling ve Jack gibi karakterler de eklendi ve bu bize avantaj sağladı.Bu arada Jack Grealish'in bazı medya organları tarafından çok yanlış anlaşıldığını söylemek istiyorum. Futbolda tanıdığım en iyi adamlarda biri.

Etrafta olması çok eğlenceli ve çok alçak gonüllü ve saf. Bu sezonki başarısından dolayı çok mutlu oldum çünkü büyük bir kulübe çok paraya transferle gelmenin nasıl bir baskı yarattığını biliyorum. Bu sezon başka bir seviyeye geçmek için çok çalıştı ve bu bizim için harika oldu.Bu arada Jack Grealish'in bazı medya organları tarafından çok yanlış anlaşıldığını söylemek istiyorum. Futbolda tanıdığım en iyi adamlarda biri. Etrafta olması çok eğlenceli ve çok alçak gonüllü ve saf. Bu sezonki başarısından dolayı çok mutlu oldum çünkü büyük bir kulübe çok paraya transferle gelmenin nasıl bir baskı yarattığını biliyorum. Bu sezon başka bir seviyeye geçmek için çok çalıştı ve bu bizim için harika oldu.

Bir de Erling Haaland var. Dürüst olmak gerekirse, o ilk geldiğinde neyle karşılaşacağımı bilmiyordum. Dortmund'da attığı goller ve gördüğü ilginin ardından gruba uyup uymayacağını merak ediyordum. Ancak onu tanıdığımda birinin nasıl bu kadar yetenekli olabildiğine ve hala her gün daha da iyi olma iradesine sahip olabildiğine çok şaşırdım. Asla tatmin olmadı. Onun için sınır yokmuş gibi hissediyorum. Messi ve Ronaldo, ulaşabileceği seviyenin tek karşılaştırması.

Kişisel anlamda hayatımda büyük bir fark yaratan bir başka adam ise ikinci kalecimiz Stefan Ortega'ydı. Almandık ve pek çok ortak yönümüz vardır. Son bir yıldır hep birlikte espresso içiyorduk ve o yüzden ona kendimi açmama yardımcı oldu. O burada olmasaydı, aynı sezonu yaşayacağımı sanmıyorum. Futbolda çapalara ihtiyacınızı vardır, benim için bu çapa Stefan oldu. Ayrıca bu sezon Kevin de Bruyne'le daha fazla yakınlaştık. Onunla her şey hakkında konuşabileceğimi hissettim. Takım arkadaşlarımın iş arkadaşlarından daha fazlası olduğunu ve onlara güvenebileceğimi bilmek gerçekten büyük bir fark yarattı.

Soyunma odasında sahip olduğumuz karakterlerle sahaya her çıktığımızda kazanabileceğimize o kadar çok güveniyordum ki. Takım arkadaşlarınıza gerçekten güvendiğinizde, herhangi bir korku duymadan veya hiçbir şeyi fazla düşünmeden basitçe oynayabilir ve sonra sihrin gerçekleşmesini görebilirsiniz. Belki de bu yüzden bu sezon çok önemli goller atabildim.

Bütün bir sezon film gibiydi. Ancak finali İstanbul'da yapmaktan daha iyi bir son hayal edebileceğimi sanmıyorum. Benim için ve ailem için eve dönüş gibi oldu. Dedemin memleketinde Şampiyonlar Ligi Finalinde City'nin kaptanı olacağımı fark ettiğimde uçağın penceresinden dışarı baktığımı hatırlıyorum.

Otele giden otobüse bindiğimizde Scott Carson'ın yanında oturuyordum ve o 2005'te Milan'a karşı 3-0 yenilgiden dönüp kupayı alan Liverpool takımının bir parçasıydı... Bize şöyle söyledi: "Merak etmeyin çocuklar. İstanbul'a her geldiğimde Şampiyonlar Ligi kupasıyla ayrılıyorum." 
Scott kadroda olduğuna göre kaybedemezdik. 

Tek sorun finalin yerel saatle 22:00'de başlamasıydı. Otelde oturup düşünecek çok vaktimiz oldu. Mesaj yazmaktan bıktığım için telefonu kapattığımı hatırlıyorum. Şekerleme bile yapamadım. TV izleyemedim. Çok gergindim. Otel odasında kafamda maçı yaklaşık 500 kez oynadım. Kupayı çok fena istiyordum.

Aslan unutamayacağım bir başka anım. Pep'in ısınma hareketlerinden sonra beni soyunma odasına kenar açekip Kyle Walker'ın diğerleriyle konuşması için biraz zaman ayırmamı söylemesiydi.

Kyle'ın hepimizi ne kadar çok sevdiğini söylediğini hatırlıyorum ve "Bu her zaman benim hayalim olmuştur. Dışarı çık ve hayalini gerçekleştir."

Final maçına gelince pek bir şey söyleyemem. Hala bulanık. Elimizden gelen en iyisini yapmadık, itiraf ediyorum. Sanırım hepimiz biraz tereddütteydik. Ancak tüm şampiyonlar gibi biz de kazanmanın bir yolunu bulduk.

O günden en çok hatırladığım şey hakemin bitiş düdüğüydü. Amacımıza ulaştığımız için çöktüm. Bu kadarı çok fazlaydı. Başımı çimlere yasladım. Ayağa kalktığımda gördüğüm ilk şey etrafımda gözyaşları içinde oturan Inter'li futbolculardı. Bu duyguyu çok iyi biliyordum, bu yüzden yanlarına gittim ve geçirdikleri sezon için gurur duymalarını ve savaşmaya devam etmelerini söyledim.
Final maçına gelince pek bir şey söyleyemem. Hala bulanık. Elimizden gelen en iyisini yapmadık, itiraf ediyorum. Sanırım hepimiz biraz tereddütteydik. Ancak tüm şampiyonlar gibi biz de kazanmanın bir yolunu bulduk. O günden en çok hatırladığım şey hakemin bitiş düdüğüydü. Amacımıza ulaştığımız için çöktüm. Bu kadarı çok fazlaydı. Başımı çimlere yasladım. Ayağa kalktığımda gördüğüm ilk şey etrafımda gözyaşları içinde oturan Inter'li futbolculardı. Bu duyguyu çok iyi biliyordum, bu yüzden yanlarına gittim ve geçirdikleri sezon için gurur duymalarını ve savaşmaya devam etmelerini söyledim.



Mücadelenin her zaman bir değeri vardır. Başarısızlıklar, bu zaferi bu kadar tatlı yapan şeydi.

Sahanın diğer ucundaki çocuklara doğru gittiğimi hatırlıyorum ve gördüğüm ilk kişi Stefan'dı. Uzun süre birbirimize sarıldık. Çok etkilendim, ağlamaya başladım. O da ağladı. Çok yoğun bir duyguydu, aslında ve en önemlisi bir rahatlamaydı.

Mücadelenin her zaman bir değeri vardır. Başarısızlıklar, bu zaferi bu kadar tatlı yapan şeydi. Sahanın diğer ucundaki çocuklara doğru gittiğimi hatırlıyorum ve gördüğüm ilk kişi Stefan'dı. Uzun süre birbirimize sarıldık. Çok etkilendim, ağlamaya başladım. O da ağladı. Çok yoğun bir duyguydu, aslında ve en önemlisi bir rahatlamaydı.

Kalabalığın içinde eşimin ve ailemin yanına gittim. Bana "Başardın, sen başardın" diye bağırdılar.

Ama hayır, Pep'in dediği gibi olduk. Biz başardık, biz yaptık.

Pep'in tek söyleyebildiği "Başardık, yaptık, yaptık" olmuştu. Kalabalığın içinde eşimin ve ailemin yanına gittim. Bana "Başardın, sen başardın" diye bağırdılar. Ama hayır, Pep'in dediği gibi olduk. Biz başardık, biz yaptık.

Her hayalin arkasında bir aile vardır ve onlar da çok önemlidir. Ailemiz bize iyi bir hayat vermek için çok çalıştı. Babam bir bira şirketinde kamyon şoförüydü. Annem bir yüzme salonunun kafesinde aşçıydı. Dedem yıllar önce Almanya'ya madenlerde çalışmak için gelmişti. Orada bir şampiyonlar olarak, bir Gündoğan olarak tüm dünyanın karşısına çıkmak benim için çok büyük bir duyguydu.

Şunu söylemeliyim ki bunların hiçbiri Pep olmasaydı mümkün olmazdı. O kadar çok talepkar bir adam ki çok zor olabiliyor. Ancak herkes aynı fikirde olduğunda ve sahada uyum içnide olduğunuzda, sistemi o kadar verimli ki neredeyse hiç zahmetsizmiş gibi geliyor.

Pep ile her zaman yakın bir bağ hissettim. Bir keserisnde bana "Keşke 11 orta saha oyuncusuyla oynayabilseydim. Hepiniz oyunu 5 adım önde görebilirsiniz" demişti.

Yapmam gereken en zor şey de bu oldu. Pep'e telefonda gideceğimi söyledim. Teşekkür ettim. Kupalar için, beni buraya getirdiği için. Dortmund'da sezon sonunda sakatlanmıştım, ameliyat olmak zorunda kaldım. City'nin beni almaktan vazgeçmesinden çok endişelenmiştim. Pep telefonla beni arada ve "Merak etme, bu hiçbir şeyi değiştirmez. Seni burada istiyoruz. Ne kadar sürerse sürsün seni bekleyeceğiz" dedi.

O an tek düşünebildiğim taraftarların, İngilizlere göre "komik" isimli bu sessiz adamın bir sürü para için Manchester'a geldiğinde koltuk değnekleriyle etrafta topallaması hakkında ne düşüneceğiydi.

Tek ayağım topallayarak buraya geldim ama bulutların üzerinde uçuyormuş gibi hissederek buradan ayrılıyorum.

Şampiyonlar Ligi zaferinin ardından Manchester'da düzenlenen muhteşem geçit töreninin ardından kendi kendime düşündü. Bundan daha iyi ne olabilirdi? Daha ne elde edebilirdim? Daha mükemmel ne yapabilirdim? Cevap şuydu: Daha iyisini yapamazsın.

Sanırım City'ye birlikte geldiğim Pep, yine birlikte takımdan ayrılacağımızı umuyordu ama kararımı anladığını biliyorum. Onun çocukluk kulübüne gitmemin yardımı olacağına eminim. Umarım en kısa zamanda Şampiyonlar Ligi finalinde bir araya geliriz.

Eğer City'den ayrılacaksam gidebileceğim dünyadaki en mantıklı yer Barcelona ya da hiçbir yer olurdu. Küçüklüğümden beri bir gün formasını giymeyi hayal ederdim. Üst düzeyde oynayabileceğim birkaç yılımın daha olduğundan eminim. Barcelona'yı hak ettiği yere getir getirmeye yardım etmek istiyorum. Eski dostum Lewa ile tekrar bir araya geleceğim ve uzun zamandır hayranlık duyduğum başka bir menajerin altında oynayacağım için heyecanlıyım. Xavi ve ben proje hakkında konuştuğumuzda bana çok doğal göründü. Karakter olarak ve oyunu görme biçimimizde çok fazla benzerlik görüyorum.

Barcelona'da da çok fazla baskı olacağını biliyorum. Ama baskıyı seviyorum. Konfor alanımdan çıkmayı seviyorum. Kolay bir şey aramıyordum. Yeni bir meydan okuma arıyordum. Bir sonraki bölümün konusu da bul. Barcelona formasıyla oynamak için sabırsızlanıyorum.

 
İlk Yorumu Sen Yaz
code
Tercüme