Hem 1200 naylon üye kaydedeceksiniz hem de genel kurul için 800 kişilik salon ilan edeceksiniz. Sonra ne olduysa, genel kurula 3 gün kala 3700 kişilik salona ihtiyaç duyacaksınız. Bunda bir tuhaflık yok mu ?

Gençlerbirliği’nin sadık taraftarı olan kemikleşmiş genel kurul üyelerini unutun. 

Sadece yeni üyelerin sayısı 1000’in üzerinde. İlk günden bu güne kadar şartlarda bir değişiklik olmuş mu ? 

Hayır. O zaman bir yetkili çıkıp son kararın mantığını bizlere açıklamalıdır.  

Belki denebilir ki; “Konulan tedbir sebebiyle yeni üyelerin oy kullanacağı belli değildi.”

Bunun böyle değerlendirilemeyeceğini aşağıdaki tarihsel sıralama ile göstereceğim.  

- İlk duyuru tarihi 14 Kasım 2025. “Kapsamlı genel kurul toplantısının 29 Kasım 2025 tarihinde Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde, çoğunluk sağlanamadığı takdirde 6 Aralık 2025 tarihinde Cumartesi günü saat 10’da Nejat Uygur Konferans Salonu’nda çoğunluğa bakılmaksızın yapılacaktır” deniyor. 

Çok ilginçtir, bu açıklamanın altında 2 uyarıcı yorum var. Birinci yorum, “Yaptığınız binlerce naylon üyeyi düşününce, Eryaman Stadyumu’nda yapılması daha makul olurdu” şeklindeydi. İkinci yorum ise, “800 kişi kapasitesi varmış, yeni üyeler bile sığmaz, emin misiniz ?” şeklindeydi. 

Yani kulüp içinde bu tahlili yapacak kimse çıkmasa bile sadece x hesabındaki uyarıları dikkate almak yeterliydi. 

- Mahkemenin tedbir kararını kaldırdığı tarih 28 Kasım 2025. Yani yeni üyelerin oy kullanabileceğinin belli olduğu tarih…

- Kulüp tarafından yapılan ikinci duyurunun tarihi 29 Kasım 2025. Seçimli olağanüstü genel kurulumuz, salt çoğunluk sağlanamadığından 6 Aralık 2025 Cumartesi günü saat 10’da Nejat Uygur Konferans Salonu’nda çoğunluğa bakılmaksızın yapılacaktır.” Dikkat yeni üyelerin katılımı bu tarihte belli olmasına rağmen bu basit matematik hesap yine devreye girmiyor, hatta 4 gün daha bekleniyor.  

- Son duyuru tarihi 3 Aralık 2025. “Toplantının ATO Congresium Zelva Salonu’na alındığını” duyuyoruz. 

Bu sıralamadan sonra akla birçok soru geliyor…

Acaba ilk kararda; "biz erken gidip salonu doldururuz, sonradan gelenler dışarda kalır” düşüncesi hakim olmuş olabilir mi ?

Ya da; “Salon değişikliğini mümkün olduğunca geç yapalım, bizim üyeleri tek tek arayarak şifahen de değişikliği bildirelim, karşı taraf ise fire versin ve yanlış adrese gitsin” diye düşünülmüş olabilir mi ? 

Sonuç olarak; normal vatandaşın bile yapabileceği basit bir hesabın yönetim tarafından yapılamaması, kafalarda soru işaretleri bırakıyor…