1.Etik, Aslında Karakter Kökenlidir

Etik, Arhke filozofide “karakter” özlüdür. Bu anlamlı epistemonun zıddı olan etiksizlik ise “k a r a k t e r s i z l i k” lekesidir.

Etik, ikliminde insanların bireysel, ailesel, toplumsal, ulusal ve uluslararası ilişkilerin temelini oluşturan kök değerlere ve yasalara uygunluk temel ölçüttür.

Etik, insan ilişkilerinin temelini oluşturan değer, norm, bilgi, beceri ve tutumlar tümelidir.

Etik, seçilmiş davranışlara ilişkin; doğru ya da yanlış ölçütler bütündür.

Bu betimleme, tüm yaşam pratiklerinde geçerlidir.

Etiğe, gezegende temel bir evrensel öğreti ilkesi olan; “yakından uzağa” ilkesi bağlamında açıklama getirilse; şu sırasallık ve ardışıklık somut bir örnek olur:

“Birey, aile, apartman, komşular, sokak, mahalle, semt, köy, kasaba, ,ilçe, il, yöre, bölge, devlet.. uluslararası etkileşimlerin” örfe, adete, göreneklere ve geleneklere, kurallara, yasalara bağlı yürütülmesi de etik öçütlü davranmadır.

2.Memlekette Etik ve Ahlak Ayrımsızlığı

Temeli Konfüçyus’a sıkça reel kullanımı ise rahmetli Uğur Mumcu’ya ait olan ve yıllar önce altı çizilen “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma” etik ve ahlak ayrımını yapama-ma ahvalinde de memleketin fikir fukaralığı kendini gösteriyor.

Etik, bireyin kendisi ve kendi dışında tüm canlı-cansız varlıklara karşı yaptığı seçilmiş davranışlarıyken; ahlak ise bireyin reel yaşamında benimseyip uyguladığı değerlerdir.

3.Etik İlkeleri Yasal Yol Haritası, Etiksizlik ise “Yakıcı ve Yıkıcıdır”!

Güncel Türkiye Coğrafyası’nda Etik, (1)Saydamlık, (2)Tarafsızlık, (3)Dürüstlük, (4)hesap verebilirlik ve (5)Kamu yararını gözetme ilkelerini kullanma temeliyle “Kamu Görevlileri Etik Kurulu” olarak yasal zemin bulmuştur. Anılan yasal temel; üniversiter ölçekte de “Akademik Etik Kurul” olarak yasal yapıya kavuşturulmuştur.

Etiksizlik, “Yakıcı ve Yıkıcıdır”!

Çünkü;

Genelde spor özelde futbol gibi evrensel ve olimpiyat ruhunu desteklemesi gereken bireysel ve takım yarışmalarının olduğu, kitlesel seyir beğenisi yüksek bir alanın “bahis” konusu yapılması tuhaf bir düşünce yoksunluğudur.

Üretmeyen bir olguyla kazanılan paralar, Türkiye’ye ekonomik zarardan öte bir şey üretim repertuvarı adına bir katkı sağlamıyor.

Futbolda bahis lekesinin zarar toplamının şimdiden 55 Milyar dolar olduğu, bu gelirin 69 yıllık futbol gelirinin karşılığı olduğu, vergi kaybının ise 300 milyar TL'yi aştığı MASAK incelemeli hesaplarla beliriyor.

Türk futbolundaki bahis iddiaları, TFF’nin attığı cesur adımla; bu oyunun vazgeçilmez paydaşlarından farklı düzeyli lig statülü hakemler, futbolcular ve kulüp yöneticilerini de kapsamış bulunuyor.

Gerek hukuki bilim gerekse, insani ve kutsi ölçütler hepsi birden “suçu kanıtlanan kadar her suçlu m a s u m d u r” ilkesince devam eden TFF, PFDK ve Savcılık soruşturmaları sonuçlanmadan bahis olayında anılan esamelerin, ailelerinin bugün ve gelecek yaşamlarını etkileyecek toptancı yargılardan uzak durmak gerekir.

Ama; unutulmaması gereken bir gerçek varki; o da, etiksiz her davranışın bağlamı, alanı yer, yurdu, işi, aşı, öznesi, VIP’i ve mekanı ne olursa olsun “karakter yoksunluğu olduğu yakıcı ve yıkıcı lekesidir.”

4.Çözüm İçin Yapılmasında Yarar Görülenler

- Bahis olayı, geniş kitleli ve paydaşlı futbol gibi evrensel ilgisi ve yarışkanlığı yüksek futbolu değersizleştirme-me-lidir.

- Esameler kamuoyuna nihai suçlu gibi sunulmamalı; Montesque’nun (1)Yasama, (2)Yürütme ve (3)Yargı güçler ayrılığının reel uygulamalarına göre incelemeler ve soruşturmalar yapılmalıdır.

- Başlanan bahis lekesi, adil, nesnel ve tarafsız gözle sonuçlandırılmalı, Türkiye Futbol Coğrafyası’na “yeni bir temiz havayla” sağlıklı nefes verilmelidir.

- “Sporcunun zeki, çevik ahlaklısını seven” Cumhuriyetçi Demokrasimizin kurucusu GMK Kemal Atatürk’ün sporda da öncü bu ilkesi başta futbol olmak üzere her spor dalında rehber alınmalıdır.

5.Sözün Sonunda; “Etik ve Ahlaki Sportifler Baştacı, Aksi İse Boş Kümedir!”

Spor, branşına göre kuralları ve disiplinleri olan etkinlikler bütünü olduğundan, özde ve temelde sporun ister amatör isterse profesyonel kulvarlı yarışmaları ve maçları olsun “spor etiğine ve ahlakına dayalı olması gerekir.”

Bu gereklilik bağlamında yapılan amatör sporlar ve sporcular spor kamuoyundan “takdir görürken”; profesyonellere ise “başarılarına göre hem takdirler alkışlar sunulurken hem de aldığın helal olsun!..” dedirtir.

Aksi ise; “lekeli, zedeli ve örselenmiş sporcular, maçlar ve hakemler yığınından başka bir sportif anlam içermez yani; eş deyişle boş küme olur” (Karaağaçlı, 2025).

Kaynaklar

Karaağaçlı, M. (2025). Spor, Çevre ve Olimpiyat İkliminde; “AYİSK’in Vizyonu ve Misyonu”.www.yurtspor.com. yazarlar-mustafa Karaağaçlı.

https://www.tff.org/.Bahis Soruşması.27.10.2025.

https://istanbul.adalet.gov.tr/cumhuriyet-bassavciliği.Yasa Dışı Bahis. 27.10.2025.

https://masak.hmb.gov.tr/.TC. Hazine ve Maliye Bakanlığı. Mali Suçları Araştırma Kurulu.

İletişim ve Erişimi

e-posta : mkara@gazi.edu.tr

Web (1) : w3.gazi.edu.tr/~mkara

Web (2) :https://avesis.gazi.edu.tr/mkara

ORCID:https://orcid.org/0000-0003-3488-1021

Süren Yayın Ortamları ve Portalları

Futbol-spor-yorum :www.yurtspor.com.yazarlar

Eğitim, sosyoloji ve güncel:www.mektepligazete.com.köşeyazıları

Bilim-araştırma :www.mektepligazete.tebeşirbülten.com

Tüm yayınlar blogu : mustafakaragacli.blogspot.com

Bilişim Medyaları

Facebook (1): Kirizma

Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı

X : M_Karaagacli_

İnstagram : mustafa.karaagacli1

Youtube :AkademikAda